abd-yolculugu-2
 
Bu yılki (2013) kongreden özellikle altını çizeceğim konu başlıkları arasında neler sayabilirim.

Öncelikle, Kuzey Amerika için sigara tüketiminin azalmaya başladığı ve dolayısıyla larenks kanser görülme sıklığının da paralelinde azalmakta olduğuna ilişkin veriler elde edilmiş. durumda. Darısı Türkiye’nin ve tüm dünya insanlarının başına.

Bu arada, yeni çıkışa başlamış bir kanser türü ise HPV(Human Papilloma Virüsü) kökenli orofarenks(boğaz) kanserleri. Bu kanserlerin özellikle HPV tip 16 kaynaklı olduğu, her birinde görülmediğini belirtmeliyim. HPV çok sayıda tipe sahip.


HPV(+) olan kanserlerin, diğer kanserlere, özellikle skuamöz hücrelilere göre bazı farkları var:

  • Daha iyicil seyirliler
  • Daha sık boyun yayılımı yapıyorlar
  • Bademciklerde sık görülüyorlar
  • Boyun yayılımları sıklıkla kistik lenf bezleri şeklinde
  • Daha genç kişilerde görülüyorlar.

Bu yıl giderek ağırlık kazanmış uygulamalardan birisi de ağızdan yapılan robotik cerrahiler. Özellikle dil kökü, ses tellerinin üzerinde kalan gırtlak(supraglottik larenks) ve bademcik bölgesinde robotu kullanmanın avantajları dikkat çekici. Dİl kökü üzerine çalışmış meslektaşlar gayet iyi bilirler; o bölge görüntüleme ve manipülasyon açısından zorluklar taşır. Robotik enstrümanlarsa eklemli yapıları ve 3 boyutlu endoskopik büyüterek görüntüleme sayesinde zoru kolaya çevirmiş durumda. Yakınlarda elde edilmiş sonuçlara göre, yalnızca zor bölgelerin cerrahilerinde yararlı olmakla kalmıyor, robot; köken aldığı yer bulunamayan tümörlerin kökenlerini tespit edebilmişler, robotu kullanan hekimler.

Tükürük bezine yönelik endoskopik uygulamalar da giderek ilgi çekiyor. Bunca yıldır, iyi huylu ve sınırlı bir hastalık olduğu halde, tükürük bezi taşları ilgili tükürük bezinin çıkarılmasını gerektirebiliyordu. Hasta hem açık cerrahi yaşıyordu o birkaç mm çapındaki taş için; hem de bu tür tükürük bezlerinin cerrahileri daha zor ve komplikasyon olasılığı yüksek olduğu için istenmeyen sonuçlarla karşı karşıya kalabiliyordu. Sialoendoskopi adı verilen bu işlemle bu hastaların önemli bir kısmı bu sıkıntılardan kurtulabilir durumda.

Uyku apnesi hastalığına ilişkin büyük yenilikler dikkatimi çekmedi. Ancak, burnun önüne konan bir tür bant ile horlamaların azaltıldığı, hatta hafif uyku apnesinin tedavi edilebildiğine ilişkin açıklamalar vardı.